To browse Academia. Bu meyanda çalışmanın merkezine Sultan IV. Çalışmanın ikinci bir gayesi de genel geçer yargılarla ele alınagelmiş Osmanlı diplomasi pratiklerinin hususi bir kesitini detaylı incelemek olmuştur. Bu meyanda XVII. Viennese Casino Johann Trattner bölümde ise ilk iki bölümün kurmuş olduğu kronolojik, kurumsal ve kavramsal bağlam içerisinde bir vaka analizi yapılmıştır. Literatürde nispeten yeri olsa da Osmanlı tarihçiliği kapsamında daha önce değerlendirilmiş olmayan tarihli Hans Ludwig Kuefstein büyükelçiliği detaylı olarak ele alınmıştır. Ayrıca, savaş ve kriz odaklı ikili ilişkiler haricinde de karşılıklı münasebet ve diplomasinin nasıl işlediğini hem taşraya hem de merkeze odaklanarak sorgulamaktadır. Murad, Throughout the sixteenth century, the struggle seemed to continue in favour of the Ottomans until the Treaty of Zsitvatorok signed in set up a balance between the two parties. Built upon the background of this balance, the present study will seek Viennese Casino Johann Trattner highlight political, military and diplomatic developments taking place between the Ottomans and the Austrian Habsburgs during the first half of the seventeenth century. The primary aim of this work is to understand the bilateral relations between the Ottomans and the Habsburgs at a time period when the former were tied by the hostilities with the Safawids, while the latter found themselves enmeshed in the Thirty Years War. The second target of the study is to present in detail a specific aspect of the early modern Ottoman diplomacy with a limited time frame and with separate examples from a variety of European states that has traditionally been dealt with in rather generalising terms: the actors and dynamics of Ottoman diplomacy during the first half of the seventeenth century are analysed on the basis of European embassy reports and Ottoman fiscal evidence, with a particular focus on the Habsburg examples. Furthermore, further underrated areas of early modern Ottoman diplomacy, that is, the diplomacy conducted in the Ottoman province of Buda and the Habsburg capital Viennaare also depicted. The third chapter is a case study built upon the chronological, institutional and conceptual contexts of the first two chapters. Even though the existing literature provides enough of references for the Istanbul embassy of Hans Ludwig Kuefstein init is studied in detail for the first time within the scope of Ottoman history. This chapter focuses also on Recep Ağa the Ottoman counter ambassador exchanged with Kuefstein during his days in Vienna in order to bring into light a neglected aspect of bilateral relations, that is, the Ottoman envoys in Europe. Ultimately, the study at hand asserts that the Ottoman diplomacy subjected the Habsburgs to an exceptional treatment in the aftermath of the Zsitvatorok Peace Treaty. While doing so, it also questions the functioning of diplomatic interactions beyond conflict- and crisis-ridden bilateral relations by focusing on both Viennese Casino Johann Trattner provinces and the centres. Aynı sene içinde Jitva nehri ağzında, tarafsız kabul edilen bir bölgede Osmanlı ve Habsburg heyetlerinin müzakere usulüyle bir antlaşma metni daha doğrusu antlaşma metinleri kaleme almaları, XVII. Bununla birlikte, heyetlerce kağıda dökülen antlaşma metinlerinin yürürlüğe girebilmesi için, Habsburg hükümdarı ve Osmanlı sultanınca tasdik edilmeleri gerekiyordu. Antlaşmaların ahidname Ratifikation formuna sokulması, bazı hallerde, iki saray arasında gidip gelen elçilerin olanca gayretine rağmen seneler alabiliyordu. Bu tezde XVII. Yüzyıldaki Osmanlı-Fransız diplomatik ilişkilerinin değişimi ve dönüşümü çeşitli arşiv kaynakları kullanılarak irdelenmiştir. Giriş kısmı literatür değerlendirilmesine ayrılırken, birinci bölümde iki taraf arasındaki siyasi ve diplomatik gelişmeler literatür yardımıyla incelenmiş, ikinci bölümde Fransa'nın kazandığı ahidnâmeler aracılığıyla oluşturmaya çalıştığı Osmanlı İmparatorluğu'ndaki Hıristiyanları koruma politikası mercek altına alınmıştır. Tezin üçüncü bölümündeyse, önceki bölümlerde işlenen bilgiler ışığında XVII. CİLT - I. Nitekim Eugen tarafından yazılan ve sadrazama takdim edilmek üzere yine İbrahim Ağa ile gönderilen 9 Eylül tarihli cevapta Osmanlılar, Venedik seferi sebebiyle umulmadık şekilde tenkit edilmişti. Geleneksel olarak Osmanlı tarihçiliği imparatorluk başkentini bir diplomatik merkez olarak görmüş ve ancak son on yılda serhat bögeleri diplomasi tarihçiliğinin konusu olabilmiştir. Mevcut çalışma bu meyanda yeni gelişen bir alana katkı sağlamayı amaçlamakta ve Viennese Casino Johann Trattner Macar serhattinde on yedinci yüzyıldan bir vaka analizine odaklanmaktadır. Eldeki evraka dayanarak şu çıkarımları yapmak mümkündür: Habsburg elçilerinin Osmanlı serhat paşalarıyla gerçekleştirdikleri görüşmelerde paşalar, diplomatik alan açısından sadrazamların diplomatik resepsiyonlarını tatbik etmeye çalışmakta ve kullanılan objeler sembolik iletişim açısından mana kazanmaktadır: Kuefstein-Murteza Paşa örneğinde göreceğimiz üzere resepsiyonun gerçekleştiği alan yapay bölmelerle perdelerle ayrılmış ve Osmanlı valisi Habsburg elçisini odada beklememiştir. Son olarak, Habsburg hediyeleri ile Osmanlı kaftanlarının karşılıklı olarak teati edilmesinin serhattaki diplomasisindeki yeri bir tartışma konusu haline gelir. Çalışmada görüleceği üzere taraflar arasında kimi zaman yükselen tansiyon, genel itibarıyla Osmanlı diplomatik kodlarının Habsburg elçiliği tarafından yanlış yorumlanmasından kaynaklanmaktaydı. Ağırlıklı olarak Habsburg kaynaklarına dayanan bu çalışma, sadrazamların elçi resepsiyonlarıyla serhat paşalarınınkiler arasında paralellik bulunduğunu iddia etmektedir. İki durumda da diplomatik mekan Osmanlılar lehine kurulmuş ve kullanılan objeler kendi varlıklarından ziyade sembolik anlamlar taşıyan siyasi araçlar hüviyetine bürünmüştür. Early modern Istanbul housed a variety of resident embassies and extraordinary ad hoc missions.
Ayrıca, elçi raporlarının, kariyer kaygısı yaşayan elçilerin kendi lehlerine çarpıtılmış olarak üretilmiş olması riski her zaman söz konusudur. Zira Avusturya elçilerinin büyük-küçük-kapı kethüdası gibi üç farklı kademede muamele görmesi de bu doğrultuda işarettir. Aynı sene içinde Jitva nehri ağzında, tarafsız kabul edilen bir bölgede Osmanlı ve Habsburg heyetlerinin müzakere usulüyle bir antlaşma metni daha doğrusu antlaşma metinleri kaleme almaları, XVII. Ayrıca, elçi raporlarının, kariyer kaygısı yaşayan elçilerin kendi lehlerine çarpıtılmış olarak üretilmiş olması riski her zaman söz konusudur. Kuefstein burada biraz ayrıntıya girerek, kendi altı atlı arabasının yanında üç atlı altmış beş vagonun ve on beş binek atın oluşturduğu katarda toplam iki yüz elli iki at bulunduğunu ifade etmiştir.
Related papers
A network-theoretic analysis. Lancet. Are tag clouds useful for navigation? Bu üründe yer alan bilgiler sadece lisanslı tıbbi çalışanlar için kaynak olarak sunulmuştur. Ayrıntı için tıklayın. ;, 57, , , , , , Bright R. Trattner, C., Strohmaier, M., Andrews, K. (). International Journal. Herhangi bir konuda profesyonel. Kütüphane Vienna, Austria, March 29 - April 2, Vienna, Austria: Trattner; 2. Miller J. The kidney in its relation to scarlatina. Earley, John A. A.,,(John Anthony Allen),) 1 Trattner.Sultanın Huzuruna Çıkış ve Sonrası …………………………… Bunun haricinde, elçilere mübaşirlik yapmak ya da elçilerin nafakalarını hazineden alıp kendilerine teslim etmek de hazine muhasebe ve teşrifat defterlerinde görebildiğimiz kadarıyla çavuşların görevi olmaktaydı. Ayrıca, bu çerçevede teşrifat, casusluk, istihbarat veya yazılı-sözlü iletişim gibi konular da artık diplomasinin odağında yer almaya başlamıştır. Ayrıca bina, bu diğer iki saray gibi şahsi tasarruftan elçiliğe devirle değil, Osmanlı padişahı tarafından hibe yoluyla Erdel elçilerinin kullanımına Eric Dursteler, Venetians in Constantinople: nation, identity, and coexistence in the early modern Mediterranean, Baltimore: JHU Press, , s. Osmanlıca mektupları kıyaslamak için bkz. Haliyle paşanın Erdel beyiyle sıkı bir muhaberat tesis etmiş olması da gerekmektedir. Bu kategoride akla ilk olarak dragomanlar gelse de, son yıllarda istihbarat çalışmalarına duyulan ilgi artmıştır. Davies ed. Son olarak, Habsburg hediyeleri ile Osmanlı kaftanlarının karşılıklı olarak teati edilmesinin serhattaki diplomasisindeki yeri bir tartışma konusu haline gelir. Bu kategori altında Osmanlı-Habsburg ilişkileri kapsamında diplomasi uygulamasının, Merkezi Avrupa tarihçiliği çerçevesinde nasıl ele alındığına da değinmek gerekir. İkinci ve kanımızca daha makul olanı ise Leopoldstadt tarafında kalabalık heyetler için daha fazla Richard Perger ve Ernst D. Ancak Osmanlı dış politikasına biraz daha içeriden yaklaşmak gerekirse, siyasi hiziplerin ve hızlı sadrazam değişimlerinin yaşandığı böyle karışık bir dönemde istikrarlı bir politika izlenememesi de bir o kadar belirleyici olmuştu. Elçiler sadrazamın huzuruna bu şekilde geldikten sonra küçük farklılıklarla aynı prosedürün işlediği söylenebilir. Kiralanan sekiz araba için Hazine ruznamçe defterleri kadar devamlılık arz edecek şekilde günümüze ulaşmış olmasalar da, bu defterlerdeki verilere kısmen paralel olarak ilerleyen yan seriler de mevcuttur. The primary aim of this work is to understand the bilateral relations between the Ottomans and the Habsburgs at a time period when the former were tied by the hostilities with the Safawids, while the latter found themselves enmeshed in the Thirty Years War. Saraya iki kilometre kadar mesafede elçileri karşılamaya çavuşbaşı Abdullah Ağa on çavuşla birlikte gelmiş ve padişah adına elçileri ve de gıyaben çarı selamlamıştı. İbrahim Solak , İstanbul: Palet, , Aynı kayıtta, bir gün önce Nemçe Kralı için yazılacak ve mektubi efendiye teslim edilen mektup masrafının kaydı da yer almaktadır. Ardlarından saray halkı Hoffleuth ve en sonda da mızrak ve sancak taşıyan birkaç Osmanlı tebaası daha yürümekteydi. Alışılageldiği üzere kendilerine sıhhatlerini, deniz yolculuğunun kaç gün ve nasıl geçtiğini sormuştu. Kuefstein burada biraz ayrıntıya girerek, kendi altı atlı arabasının yanında üç atlı altmış beş vagonun ve on beş binek atın oluşturduğu katarda toplam iki yüz elli iki at bulunduğunu ifade etmiştir. Hem Osmanlı hem de Habsburg tarafının sınır birlikleri, barışı kutlamak adına kalelerinden tebrik atışları yapmışlardı. Görüşmenin sonunda veda icazetini alan Puchheim yine konakladığı yere kadar terfik edilmiş ve kendisine iyi yolculuklar dilenmişti. Çünkü, örneğin daha XIX. Jahrhundert, Viyana ve Leipzig: Wilhem Braumüller, , Sadrazamın gönderdiği ata binen elçiler de kendi maiyetlerini güzelce hazırlayıp bir tören alayı oluşturur ve şehrin içinden geçerek sadaret makamına giderlerdi. Şehre Giriş: Avusturya teşrifatı mucibince, şehre giriş ve resmîkabul törenleri, prenslik ya da cumhuriyet gibi alt düzey devlet temsilcilerini değil, yalnızca kral yahut eşdeğer siyasa temsilcilerini primi ordinis muhattap alan bir ayrıcalıktı. Öyle anlaşılıyor ki, ilk ahidname Sultan tarafından tasdiklendikten sonra yapılacak tadilatlar da paşanın kontrolündeydi. Murad, işaret ettiğimiz üzere, belki de ağabeyi II. Jahrhundert, Viyana: Mandelbaum, , ; Ernst D. Venedik, Fransa, İngiltere, İsveç ve Hollanda elçileri büyük ölçüde kendi yollarını kendileri tercih edebilmekte, Lehistan ve Avusturya elçileri nispeten daha ciddi bir protokole tabi olmak zorundadır. On yedinci yüzyılın başında, yılında, Divan-ı Hümayun Tercümanı olarak Yahya Bey isimli Augsburg asıllı bir Alman muhtedinin görev aldığı bilinmektedir. Öte yandan Osmanlı büyükelçisi olarak tayin edilmiş ve payesinden ötürü yüklü miktarda yol harçlığı alan Recep Paşa ise 21 Olga Nefedova, Heritage of Art Diplomacy: Memoirs of an Ambassador, Milan: Skira, , s. Osmanlılar açısından bu çelişkili durumu iki açıdan sorgulamak gerekebilir. Schendl, Wien , sahife, metin içinde resimli ve renkli levhalar; ciltli, fiatı: Avust.